arı sütü nedir ? yararları nelerdir..
arı sütü hakkında her şey...
arı sütü;
arı sütü aslında arıların yavruları ve ana arıları beslemek için salgıladıkları bir maddedir.fakat biz insanoğlu arıların bu harika ürününü almaktan çekinmiyoruz çünkü bu bizim için son derece önemli bir madde.detaylarını okudukça şaşıracaksınız.Merak edenler için bahsedeyim; yandaki resimde göz içerisindeki arı sütü gözükmektedir.
arı sütü nedir ?
arı sütü 6-12 günlük işçi arıların ana arıyı ve genç larvaları beslemek için yutak üstü salgı bezlerinden salgıladıkları beyaz krem renginde ve tereyağı kıvamında protein,vitamin,mineral maddeler ve iz elementler bakımından oldukça zengin bir besin maddesidir. .
arı sütü'nün
bileşimi
Aynı genotipik karakterli döllü
yumurtalardan çıkan larvalar,kendilerine verilen arı sütünün
nitelik ve niceliğine bağlı olarak anatomik ve fizyolojik
bakımından birbirinden tamamen farklı iki ayrı birey
olabilmektedir. Bu farklı besleme sonucu ana arı hastalıklara
karşı direnç kazanmakta , günde kendi ağırlığının iki katı kadar
yumurta üretebilmekte ve yıllarca yaşayabilmektedir. İki bireyin
bu denli farklılaşması yalnızca arı sütünün olağanüstü gücünden
meydana gelmekte ve yalnızca bu yönü bile arı sütünü tüketen bir
insanın neler kazanabileceğini göstermektedir. arı sütü bileşim
itibariyle oldukça karmaşık bir yapıya sahiptir. Yaklaşık
yarısından fazlası su ,protein, yağ, şeker, mikro elementler ,
enzimler, hormonlar, vitaminler, çeşitli yağ asitleri ,10-HDA ve
daha birçok maddeye ek olarak %3 dolayında henüz belirlenemeyen
maddeler bulunmaktadır. Arısütünün lipid kısmında gaz-sıvı
kromatografisi ile yapılan incelemelerde, 26 dan fazla yağ asidi
gözlenmiştir.
Bunlardan 12'si nonanoik, kaprik, undekanoik, tridekanoik, launk,
miristoleik, palmitik, palmitoleik, stearik, linoleik ve
arakidik asit olarak tespit edilmiştir.Arısütü bileşiminde
"TESPİT EDİLEMEYEN DİĞER MADDELER" adı altında belirtilen %2-3
civarındaki kısımda ise Arısütünün asıl deva niteliği taşıyan
maddelerin bulunduğu Bilimadamlarınca tespit edilmiştir.
Bunlardan biri balda dahi bulunmayan, sadece Arısütünde %1.5
oranında bulunan 10-Hydroxy-delta-2-dekanoik asit'tir. Yine
"Tespit edilemeyen diğer maddeler" kısmında bulunan diğer
çeşitli aktif maddelerin; organizmada canlandırıcı ve
gençleştirici etkisi olduğu saptanmıştır.
Arısütünün içinde kuvvetli Radyoaktif ve Manyetik enerji olduğu
görülmüştür
Yapılan incelemelerde Arısütünün besleyici olmasından başka
çeşitli hastalıklara da iyileştirici niteliği olduğuna dair
bulgular bulunmuştur.
Etkileri
bilinen fakat belirlenemeyen bu maddeler arı sütünün olağanüstü
etkilerini meydana getirmektedir. arı sütü kalp
rahatsızlıklarından kansere kadar bir çok hastalıkta vücudu
güçlendirmek,bağışıklık sistemini uyarmak amacıyla
kullanılmaktadır. Özellikle yoğun antibiyotik kullanan
radyoterapi ve kemoterapi olan hastalarda muhtemel karaciğer ve
böbrek zararlarını önlemekte karaciğer ve böbrek fonksiyonlarını
korumaktadır.
arı sütünün tüketilmesi ve faydaları
arı sütü bal ile tüketilebileceği gibi
saf olarak sabahları aç karnına, kahvaltıdan en az yarım saat önce
ve dil altından eğilimi yoluyla tüketilmesinin daha doğru bir
yaklaşım olduğu ortaya konulmuştur. Normal şartlara ortalama doz
yetişkinler için 0,5g , hastalık ve rahatsızlık hallerinde 1 g
olarak önerilmektedir.
Çocuklarda
ise yaşa ve doktor tavsiyesine göre yetişkinler için belirtilen
dozun yarısı ile ¼ 'i önerilir. Piyasada bal-polen-arı sütü
karışımları bulunmaktadır. Bu tür karışımların, 1Kg bal, 30-50 g arı
sütü ile 100-150 g polen şeklinde olması tavsiye edilir
arı sütü'nün
etkileri
arı sütü ağız yoluyla alındığında;
Stimulant - Fiziksel
performansı artırıcı, hafızayı güçlendirici, zeka açıcı, kendine
güveni artırıcı etkileri
Genel olarak sağlıkta ve metabolizmada düzelme
İştah artırıcı
Doku ve cildi yenileyici, güzelleştirici
Seks gücünde artış, yumurta ve sperma üretiminde artış
Viral hastalıklara karşı direnç
Tansiyonu düzenleme
Kansızlığı (anemi) giderme
Damar tıkanıklarına karşı olumlu etki
Kolestrolü düzenleme
arı
sütünün topikal olarak kullanımı
Deriyi gerdirme, yenileme ve canlılık
Epitel hücrelerini geliştirme ve uyarma
Kırışıklığı giderme
Derinin yağ sekresyonunu düzenleme
Antibiyotik aktivite
Escherichia coli, Salmonella, Proteus, Bacillus subtilis ve
Staphylococcus aureus (Lavie, 1968; Yatsunami and Echigo, 1985).
Micrococcus pyrogens karşı penisilinin etkisinin % 25 ini
göstermiştir. (Blum et al., 1959).
Antiviral aktivite (Derivici and Petrescu, 1965)
arı sütünün etkili
olduğu rahatsızlıklar
1. Akne (Sivilce) | 2. | Dermatit (isilik) | |
3. | Sedef hastalığı | 4. | Fluid retention (Su toplaması) |
5. | Alerjiler | 6. | Anjin |
7. | Astım | 8. | Bronşit |
9. | Soğuk algınlığı | 10. (isteksizlik, iştahsızlık) | |
11. Arteriosclerosis (Damar sertliği) | 12. (Eklem yangısı, Romatizma) | ||
13. Siyatik | 14. Anemi (kansızlık) | ||
15. İlaç düzensizliği | 16. (salgı bezlerinin yaptığı ateş) | ||
17. Böbrek rahatsızlıkları | 18. Yüksek ve düşük tansiyon | ||
19. İnce bağırsak ülseri | 20. Gastroenterit (ishal) | ||
21. Hepatit (Karaciger iltahabı) | 22. Yüksek ve düşük şeker hastalığı | ||
23. Adet sancıları | 24. Adet öncesi depresyon | ||
25. Doğum ve doğum öncesi depresyon | 26. Hamilelik sabah yorgunluğu | ||
27. Menopoz | 28. Yüksek aktiflik | ||
29. Impotence (İktidarsızlık) | 30. Sistit | ||
31. (Zihinsel ve fiziksel özürlülük) | 32.(Beyin iltihabı) | ||
33. (doku kalınlaşması) | 34. Stres | ||
35. Depresyon | 36. Stroke (travma, darbe) | ||
37. Egzama | 38. Kanser | ||
39. AIDS | 40. Lösemi |
Arı sütünün
olağanüstü faydaları dünya bilim adamlarınca onaylanmıştır. Arı
sütünün dünyadaki tüm besinlerden, bitkilerden, ilaçlardan,
gıdalardan, vitaminlerden, otlardan vs. ayıran en büyük özelliği;
Her yaş insan vücudunda tepeden tırnağa vücuttaki bütün hücreleri
yeniler, besler, onarır, tamir eder, geliştirir, metabolizma dengesi
kurar, tüm hastalıkları yok eder, doğal, işlenmemiş vitamin verir,
yaşlanma hızını keser, beyin-beden-direnç gücünü yüksek oranda
arttırır En önemli unsur ise arı sütünün extra 1.kalitede,
tahlilinden olumlu sonuç alınmış, %100 saf, bilimsel sistemde
üretilen ve dozajına uygun kullanılan Arısütü olmasıdır.
arı sütü yazısı..
arı sütü 6-12 günlük işçi arıların
kafalarındaki çene altı (mandibular) ve hipofarenks bezlerinden
salgılanan, besin değeri ve biyolojik aktivitesi çok yüksek değerli
bir üründür. arı sütü kovan içerisindeki genç larvaların ve kraliçe
arının beslenmesi için kullanılır. İşçi arılarla kraliçe arı
arasında genetik olarak bir fark yoktur.
Larvaların beslenmesine bağlı olarak bunlar ya işçi arı veya kraliçe
arı olurlar. Tüm larvalar ilk 3 gün arı sütü ile beslenirler.
3.günden sonra eğer larvalar bal ve polen ile beslenirse işçi arı,
arı sütü ile beslenirse kraliçe arı olurlar.
Kovanda sadece kraliçe arılar, hayatı boyunca arı sütü ile beslenir.
Larva döneminde arı sütü ile beslenen kraliçe arılar gelişmesini
daha erken tamamlayarak 16 günde ergin hale gelirler. 3. günden
sonra bal ve polenle beslenen işçi arılar ise gelişmesini 21 günde
tamamlarlar. Kraliçe arılar işçi arılara oranla çok daha iri ve
dayanıklıdır. Kraliçe arıların üreme organları mükemmel bir şekilde
gelişmiştir, işçi arılarınki gelişmemiştir. Genç ve sağlıklı bir ana
arı bir günde 1500-2000 yumurta yumurtlayabilir ve bir günde
yumurtladığı yumurtaların ağırlığı kendi ağırlığına eşittir. Hayatı
boyunca arı sütü ile beslenen kraliçe arılar 3-4 yıl yaşayabilirler
fakat bal ve polenle beslenen işçi arılar sadece 5-6 hafta
yaşayabilirler. Kraliçe arı ile diğer işçi arılar arasındaki
farklılıklar bu özel diyetten (arı sütü) kaynaklanmaktadır.
Kraliçe arının hayatını inceleyen ve arı sütü'nün özelliklerini
öğrenen insanlar bu ürünün insan sağlığı ve beslenmesindeki önemini
keşfetmişler ve arı sütü tüketimi hızla artmaya başlamıştır. arı
sütü içerisindeki 10-hydroxy-decenoic asit doğal bir antibiyotik
olup bakterilerin virüslerin ve fungusların çoğalmasını
önlemektedir. İşçi arıların, bazı hastalıkları olmasına rağmen arı
sütü ile beslenen kraliçe arılar hastalanmazlar ve 3-4 yıl süre ile
yaşamlarını sürdürürler.
Laboratuarlarda yapılan analizler sonucunda bu gizemli besinin
içinde proteinler, şekerler, serbest esansiyel amino asitler ve yağ
asitlerinin olduğu görülmüştür. İçinde yoğunca B vitamini,
mineraller, iz elementler ve antioksidan maddelerin olduğu
belirlenmiştir.
Günümüzde
teknolojinin çok ileri bir düzeye ulaşmasına rağmen arı sütü
içerisinde % 3.5 oranında bilinmeyen maddeler bulunmaktadır. Bu
bilinmeyen maddeler metabolizmayı düzenlemekte, vücudun direncini ve
bağışık sistemini güçlendirmekte, hücre yenilenmesini sağlamaktadır.
Bu özellikleri nedeniyle arı sütü kalp rahatsızlıklarından kansere
kadar bir çok hastalıkta vücudu güçlendirmek, bağışıklık sistemini
uyarmak amacıyla kullanılmaktadır. Özellikle yoğun antibiyotik
kullanan, radyoterapi ve kemoterapi alan hastalarda bu alınan
zararlı maddelerin karaciğer ve böbreklere zarar vermesini
önlemekte, karaciğer ve böbrek fonksiyonlarını korumaktadır.
Arı sütünün bu özellikleri nedeniyle her yıl tüketimi artmakta
Japonya, Çin, ABD ve bir çok Avrupa ülkesinde sağlıklı insanlar dahi
genç ve zinde kalabilmek, sağlıklı yaşayabilmek, hastalıklara karşı
dirençlerini arttırmak amacıyla her gün arı sütü tüketmektedir.
arı sütü safken dondurulmuş olarak saklanmalıdır. Ancak arı sütü
üretimi ve tüketimi fazla olan ülkelerde toz haline getirilmiş,
bozulmadan çok uzun süre saklanabilen tablet veya kapsül halinde
hapları da pazarlanmaktadır.Her gün yüz binlerce insan besleyici ve
bünyeyi güçlendirici bu doğal ilaçları kullanmaktadır.
Dünya
Bilimadamları Ve Tübitak'a Göre Arı sütü